ben kendimi yerden yere vuradurayım, saat olmuş 23:30 civarı, aklıma satıcıyı aramak geldi. arıyim anne, ariyim ya ne olucak ki, monologlarımın ardından, annem ara dedi, ara kurtul. o kadar mühim yani, neyse aradım ben dedim böyle böyle çatlakmış bu, müthiş ilgili bi satıcıydı saolsun, yarın getir varsa öyle bir durumu hemen değiştirelim. içim burkulaa burkulaa uyumuşum. sabah kalkar kalkmaz ilk işim bebeği kucağıma alıp, köpek yavrusu gibi seve seve satıcıya götürmek oldu, babam acil şifalar diliyordu o sırada bana. vardık, ben, aslında minik bu çatlak ama ileride sorun çıkarır mı diye eveleyip gevelerken, süper ilgili satıcım dedi ki, almışken bir kere alıyorsun, napıcaksın çatlak çatlak, yarına kadar istanbuldan istetiyim yenisini, yarın gel al dedi. bi sevindim, bi mutluluk, o an 160 olan boyum sanırsın 170 oldu, ayaklarım yerden kesildi. tam dükkandan çıkarken babacığım arabasını yeni park etmiş, geldi. 500d vidyo çekiyomuş bak onu alalım dedi. ama amacı böyle tamamen muhalefet olmak, bi alt modeli olsa ona gidicek 400d alalım diycek babacıyım, ben 450 dedikçe tutturdu 500, 500 de 500. vidyo çekmicem ben diye çığrındım ama pek dinlemedi, ben de en sonunda inat etmedim, 500d de adamın elinde vardı, gittik onu aldık, yarını beklemedik. alma aşamasında babacım satıcıya sataştı durdu, bu her zamanki huyu, el kadar dükkanda satıcı, çırak, satıcının kankası, yeni müşteri, ben ve babam bi yarım saat 45 dakika geçirdik sanırsam. o kadar ki, ayrılırken, herkesle vedalaştık, sıra bekleyen müşteri dahil olmak üzere, bambaşkasın baba dedim, ki bambaşkadır, çok huysuz ama şirin de aslında. neyse, dslr alma maceram böylelikle bitmiş oldu. bu da, çamaşır makinesinin üzerinde, bulanık çektiğim yeni cici. loreathan'a sevgiler saygılar sunarım bi de :)
gün elektronik alışverişinden açılmışken -gün bugündür-, saç düzleştiricisi denen yüzyılın buluşunu da gidip alalım dedik. aslına bakarsan babam terki diyar eyleyip yazlığa kaçtı, biz annemle gidip alalım dedik, "3 kuruş fazla olsun, kırmızı olsun" mantığı beslediğimden, sözde kızıl saçlar için üretildiği iddia edilen şu düzleştiriciyi aldık.
3 kuruş fazla da vermedik şimdi yalan söylemiyim, bunun normal saçlar için olanıyla (es2 imiş modeli) bunu aynı fiyata indirmişler, kampanya yapmışlar, çok kırmızıyım uu kırmızı görünce parayı gözüm görmez ayaklarına yatmiyim şimdi. neyse denemedim henüz ama umarım bozuk, kırık, eksik, gedik çıkmaz. sevindirikliğime sevindirik katıyorum, gün içinde bazı bazı bütün izmirin heyecanla, coşkuyla, halaylar çeke çeke ve hatta çığlık çığlığa sevincimi paylaştıklarını hissetmedim değil. kırmızı saç çok güzel bişi bence. ehe mehe.
ehehe güzelmiş. eğlendim okurken
YanıtlaSilBende bugün Braun ES3-C saç düzleştiricisi aldım ama aklımda Remingtonda kaldı :( inşallah güzel çıkarr...
YanıtlaSilFoto makinanada çokkkk güzelmiş nazar değmesin canon 450 methini çok duydum ama eminim 500 daha iyidir ;)
İyi günlerde kullan ;)